Bursa bıçakçılığının temelini oluşturan demircilerin serüvenine baktığımızda, yedi yüz yıllık bir geçmişe sahip olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. Bursa el zanaatları arasında geçmişten günümüze kadar özel bir yeri olan bıçakların ünü günümüzde de sürmektedir.
Orhan Gazi’den başlayarak ilk yedi padişahın kılıç, kama, balta, mızrak gibi aletleri Bursa demirci-bıçakçılarının eseridir. Bugünün bıçakçıları geçmişin demircileriydi.
Geleneksel yöntemlerle el işi ile yapılan bıçaklar kullanım alanlarına göre ortalama 150 çeşit bıçak olduğu bilinmektedir. Bel bıçağı, et bıçağı, kıyma bıçağı, kaymak bıçağı, pastırma bıçağı, börek bıçağı, bekçi bıçağı, kasap bıçağı gibi çeşitlerini sayabiliriz. Bursa bıçakçılığı içinde Arnavut çakısının da ayrı bir yeri vardır. Bu çakıların sap kısmı boynuzdan yapılmaktadır. Genelde koçboynuzu kullanılmaktadır. Bu boynuzlara “Kesteki” adı verilen bıçak ile kazınarak şekil veriliyor.
Günümüzde Bursa’da Bıçakçılar Çarşısı olarak adlandırılan bölgede bıçak ustaları zanaatlarını nesilden nesile aktararak devam ettirmektedirler. Ayrıca Bursa bıçağı, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin müracaatı ile coğrafi işaretini almıştır.